hani alışığız geç kalmalara, unutmalara.
yıllar sonra gelen bir özür neyi değiştirir bilmesem de bir (kaç bin) özür borcum var, biliyorum (artık). her şey, hepsi aklımda; hiç unutmadım.
bir kadına hak ettiği değeri veremediğini fark etmek ne acı. ağızdan çıkan her "teşekkür" ile yeniden o eksik kalan "teşekkürlerin" ağırlığını omuzlamak hiç kolay değilmiş. farkındalık zor, anladım, yeniden. masaya konan her kahve fincanında, nemlendirilmiş mendillerle her serinleyişimde, acemice sarılmış sigaraların her nefesinde, rakı masasındaki "ora anılı" "bol imalı" kırık sohbetlerde, yağmurda, kıyıda, çimende, birada, rakıda, şarapta, sandviçte, pilavda, salatada, uyanışlarda, "günaydın" ve "iyi geceler"'de, "aç mısın" ile "haydi gel bir şey yaptım" arasında; kısacası her teşekkürde bir teşekkürü; de bir özüre sarmalayıp karşı kıtaya yollamaktayım bugünlerde.
("broken flowers" izlemelisin bir ara, birlikte izlemek isterdim ama, ama işte)
büyümem gerekmiş demek anlamak için, çıkarsız iyiliğe bir kaç teşekkürü çok gördüğümü. Tolkien olmak gerek, yeni bir dil yaratıp içerisine "var olduğun, var ettiğin, inandırdığın, yokuma var olduğun, sen olduğun için minnet yüklüyüm, iyi ki varsın/vardın" anlamına gelebilecek bir sözcük eklemek gerek. ki yine yetmez. ne acı; yıllar, ülkeler, yıpranmalar sonrasına denk düşmesi bu farkındalığın.
"kokuma karışan kesif kokular, sinmiyor tenime, yan yana uyumuşluktan kalma kokun kadar". diye bir eki vardır belki o henüz yaratılmamış dilin. her cümlenin sonunda seslense yeri var hani.
zamanla boyum mu uzadı nedir, kısa kalıyor kim varsa. belki de çok yükseğe kurduğumdan ufkumu, bilemem ki. (bilebildiğim ne oldu sanki.)
öğrendim sanırım "görmezden gelmeyi" küçük pürüzleri, demek o ara mikroskop varmış gözlerimde. zira şimdi düşündükçe anlıyorum "ne saçmaymışım". kimle ve hangi sohbetle içtiğimden bağımsız aynı 12 rakamsa alkol sonrasında parmaklarımın, gözümün ve aklımın ucuna yer eden (ki rakamlar ve ben sen ve benden daha ayrıyız, bilirsin.) özürlerin bir anlamı vardır belki.
![]() |
Source: |
(tam şimdi "le meteque" dinlemelisin, " ... avec ma bouche qui a bu, qui a embrassé et mordu sans jamais assouvir sa faim ... " derken bilmeli, hissetmelisin doyacak değilim.)
saçlarım yeniden uçuşuyor, her gün duş alıyorum, temiz kıyafetlerim, sigaram, kahvem ve iyi kötü bir evim var, o zamanlar özlediğin gibiyim. bense özlemekteyim.
(şimdi gitmeliyim, beni bekleyen biraz rakı, biraz sohbet ve tuşlamamak için çabalayacağım 12 rakam var ha bir de "+".)
"zamanında etmeyi bilmediğim teşekkürler için özür dilerim."
eKi.. kii..